Hiçliği özümsemek hayata yeniden doğmak gibidir,her şeyden free olmak ,kendini hiç bir kalıba koymamak,işte asıl özgürlük bu olsa gerek... Ruhumuzu doyurmadan ,hayatımızı doldurduğumuz her şeyin bize yüklediği yükün ağırlığı bizi asıl yoran şey bu işte...Kalabalık gündemden,kalabalık evlerden,kalabalık düşüncelerden ,kendi özümüze ulaşamıyoruz.Kendimize yabancı kalışımız ,kendimize ulaşamamız tüketiyor bizi ...21 yüzyıl insanın mutasyona uğradığı ,kendi derinliklerine ulaşamadığı bir kayboluş yaşadığı bir yüzyıl..En azından zaman zaman böyle hissediyorum. Teknolojinin sürekli geliştiği ama insanlığın taş devri yaşadığı bir dönemdeyiz. Yaşamak ne için olmalı ??? bu soruları sormadan günün akışında akıp gidiyoruz.Yaşama dair farkındalığımızı yitirerek,cinnet ruhlu insanlarla bir karmaşaya doğru gidiyoruz.Dünyanın bir çıkış kapısı olsa arkasına bakmadan giden milyonlarca insan olur herhalde... ...
Kayıtlar
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Zamanın ruhunu çalmalar,zamanın kılıfını minarelere uydurmalar,zamanın arkasına sığınıp benliğini magmaya kadar düşürmeler...Bu zamanda herkes böyle işte sözüne ilah gibi tapmanın ve herkeleşme çabalarının yarattığı tahribatın derinliği tarifsiz.Aranan suçlu bulunmuştu işte ;bu zaman şu zaman... Bu zamanda bulamazsın karamsarlığına sıkıcı sarılmak.İyi olan şeylerin bu zamanda yitirilmiş olduğu inacını baltalamak gerekir. Ayfer bayram
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
TÜRKİYE’NİN EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞI Türkiye’nin sözde müttefiki Amerikan’ın ekonomik saldırısı ile karşı karşıyayız. Siyasetin kabadayısı Trump’ın tweeti sonrası dolar yükselişe geçti. Bu bana 2001 krizini o dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’e anayasa kitapçığını fırlatmasıyla ,milletce Türkiye tarihinde yaşadığımız en büyük krizi anımsattı.Ülkece kısa bir sürede fakirleştiğimiz , herkesin ve ailemin tüm birikimlerini kaybettiği ve hayata sıfırdan başladığımız o dönemleri hatırlattı. Tabiiki şu anda yaşadığımız kriz ile 2001 krizinin hem iç hem dış dinamikleri oldukça farklı. Bu ekonomik manipülasyonun sadece Türkiyenin kendi iç dinamiklerinden kaynaklanmadığı gün gibi...
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
MUTLULUĞU YAKALAMAK MI MUTLU OLMAK MI? Mutlu olmak kavramı ile ilgili olarak hayatımın her aşamasında farklı düşüncelere gark olmuşumdur.Mutluluk bir yerde veya bir insanda değil , mutluluk bir çelik-çömlek oyunu da değil,bizim gidip onu bulacağımız bir şey de değil.Gerçek mutluluk bir insanın iç dünyasıyla hemhal olması ve iç dinamiklerinin güçlü olmasıdır.Mutluluğu böyle düşündüğümüz zaman o artık bize aittir,bir başkası gelip onu bizden alamaz. Eddi Anter'in ''Kabile '' kitabında altını çok kalın çizgiler ile çizdiğim şöyle bir söz vardı; ''Mutluluğu bir başkasından bekleyensen eğer,aynı mutluluğu elinden alacak olan kişiyi arayansındır,haberin yoktur'' Mutluluğu bir başkasından beklemeyensen eğer,mutluluğu kendi içinde arayan isen tam olmaya doğru yol alıyorsun demektir.Biz kendi içimizde tam...
YOKSUL OLAN RUHLARIMIZ
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Ev ve iş arasında harcadığımız bu ömrümüzün hesabını nasıl vereceğiz diğer dünyada ,etrafımızda yaşanan olaylara duyarlılığımız ve hissimiz kaybolmuş gibi… Sanki içimiz boşaltılmış gibi...Ne çok acı , ne çok yoksulluk var ve biz hiçbir şey yapamıyoruz. Dün yaşadığım bir olayı paylaşmak istiyorum , akşam üstü işten çıktım metroya bindim, metrodan indikten sonra eve doğru yürümeye başladım, yolumun üstünde çöp kutusunun önünde genç bir anne yanında 3-4 yaşlarında bir çocuk yere oturmuş çöpteki yiyecekleri ayıklıyorlardı. Bir poşette ekmekler diğer poşette sebze ve meyveleri ayıklayıp doldurmuşlardı. Genç kadın elinde bir ekmek vardı , ekmeğin kötü yanlarını koparıp temizliyordu. O manzara be...
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Algılarınızın tınısını sarsayım !!! Hep haklı olma isteğinin dengesizliğine sahip marazlı ruhlar arasında yaşamakta bir yaşam savaşı neticede... Bu çağın en büyük belası tahammül eşiği düşük hazımsız varlıklar sürüsünün olması ... Çağın vebası doyumsuzluk, hazımsızlık tahammülsüzlük... Mükemmel, ışıltılı ,gürültülü kargaşalı vb.sayısız sıfatsızlık denizinde yaşam mücadelesi ... Ayfer BAYRAM
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
15 TEMMUZ DARBESİ 1 yıl önce 15 Temmuz'da yaşadıklarımı ,gördüklerimi, hissettiklerimi hayatım boyunca unutamam.Bu ülkece karşı karşıya kaldığımız en korkunç ihanetti.Tüm kurumları ele geçiren son darbeyi vurmaya hazırlanan bir şeytani güç ile karşı karşıya kaldık.Tarih , 40 yıl demlenen, sinsice ilerleyen , böyle bir ihanet piyonlarını görmemiştir sanırım. . Darbeler devrinin geride kaldığına ,en azından ben darbelerin geride kaldığına inanıyordum, bilmiyorum belkide öyle olmasını umuyordum veya buna inanmak istiyordum.Darbeleri ülke tarihimiz için utanç verici ve küçük düşürücü buluyorum .Bu ülke tarihi boyunca sayısız darbeler gördü ve darbenin ülkenin geleceğini nasıl çaldığını , ülkenin ilerleyişine nas...